Son günlerde dünya genelinde gerginliğin arttığı bir ortamda, şaşırtıcı bir haber de ABD’den geldi. 25 Ekim 2023 günü, ABD Silahlı Kuvvetleri tarafından Yemen'in başkenti Sana’ya gerçekleştirilen hava saldırısında, 12 sivil hayatını kaybetti. Olay, uluslararası gündemi sarstı ve bölgedeki mevcut çatışmaların boyutunu bir kez daha gözler önüne serdi. Bu saldırı, Amerikalı yetkililerin Yemen'deki iç savaş ve terörle mücadele konusundaki tutumlarını yeniden sorgulattı. Üstelik, bu tür askeri müdahale ve sivil kayıpların artması, küresel insan hakları savunucularının ve sivil toplum örgütlerinin tepkisini çekmiş durumda.
Yerel kaynaklardan alınan bilgilere göre, ABD hava kuvvetleri, Yemen hükümetinin desteklediği Husilere karşı düzenlenen bir operasyon sırasında sivil bir bölgeyi hedef aldı. Olayın ardından, bölgedeki sağlık kuruluşlarından gelen açıklamalara göre, saldırıda 12 masum insan hayatını kaybetti, çok sayıda insan da yaralandı. Saldırıdan sonra uluslararası toplumdan gelen tepkiler yoğunlaştı. Birçok insan hakları örgütü, saldırının uluslararası hukuka aykırı olduğunu ve sivil kayıpların önlenmesi gerektiğini vurguladı. Örgütlerin temsilcileri, "Sivil vatandaşlara yönelik böyle bir saldırı kabul edilemez. Bu tür eylemler, barış sürecini zedeler ve daha fazla insanın hayatına mal olur," şeklinde açıklamalarda bulundu.
Yemen, uzun yıllardır süren iç savaşla boğuşuyor. Husi isyanı, Saudi Arabistan'ın askeri müdahaleleri ve ABD'nin desteklediği hükümet güçleri arasındaki çatışmalar, ülkeyi derin bir insani krize sürüklemiş durumda. Birleşmiş Milletler verilerine göre, Yemen, dünyanın en kötü insani krizlerinden birine ev sahipliği yapmaktadır; milyonlarca insan temel ihtiyaçlardan yoksun. Saldırının ardından, ABD’nin bölgedeki askeri stratejisini sorgulayan uzmanlar, daha etkili bir barış sürecinin başlatılması gerektiğine dikkat çekiyor. Uzmanlara göre, bu tür askeri eylemler, yalnızca durumu kötüleştirir ve radikal grupların güçlenmesine yol açar. Uzmanlar, ABD'nin Yemen'deki politika değişiklikleri ile barışçıl bir çözüm üretebileceğini ifade ediyor.
Sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımlarda da, saldırının ardından oluşan infial ve acı haberle birlikte, birçok insan düşünce ve görüşlerini paylaştı. Dünya genelinde barış çağrıları yapılırken, Yemen halkının yaşadığı dramın daha görünür bir hale gelmesi gerektiği vurgulandı. İnsanlar, "Yemen’de yaşananlar bir utançtır. Sivil halkın korunması esastır. Diplomasi devreye girmeden bu sorunların çözülmesi mümkün değildir," diyerek çağrıda bulundular.
Son olarak, Sana'da yaşanan bu trajik olayı ve Yemen'deki durumu takip etmeye devam edeceğiz. Uluslararası toplumun, bu tür uyarılara karşı duyarsız kalmaması umuduyla, barışın bir an önce tesis edilmesi temennisiyle sözlerimizi sonlandırıyoruz. Ancak yaşanan bu olay, dünya gündeminde tekrar sarsıcı bir gündem maddesi olmuştur ve çözümler arayışı sürecektir.