Kastamonu'nun tarihi ve kültürel zenginlikleriyle ünlü olan ilçesinde, bir dönem Türkiye’nin gündeminden düşmeyen bir olay yeniden gündeme geldi. 37 yıl boyunca firarada kalan hükümlü, emniyet güçlerinin sıkı takibi sayesinde sonunda yakalandı. Bu olay, sadece Kastamonu için değil, tüm ülke için önemli bir mesaj veriyor: Adalet, ne kadar süre geçerse geçsin, mutlaka tecelli eder.
Kastamonu'da 1986 yılında gerçekleştirilen bir soygun sonrasında yakalanan ve ardından hapisteyken firar eden F.E. isimli şahıs, year’larca çeşitli kimliklerle yaşadı. Zamana direnen bu olay, hücreler içinde kaybolmaya ve gözden düşmeye başlayan bir masal gibi dursa da, aslında her an bir gerçeklik ve adalet ihtiyacını barındırıyordu. Hükümlü, uzun süredir kaçak yaşamına devam ederken, cinayet, gasp gibi suçlamalardan dolayı yakalanmaktan korkarak yaşıyordu.
Yıllar boyunca Türkiye’nin farklı illerinde, hatta yurt dışında bile izini kaybettiren F.E., tanınmamak için sürekli kimliğini değiştirmeye çalıştı. Ancak, Kastamonu Emniyeti’nin yürüttüğü uzun soluklu istihbarat çalışmaları sonucu, firari şahısla ilgili yeni bilgilere ulaşıldı. Bu bilgiler, ilgili birimleri harekete geçirdi ve 37 yıllık kaçışın son bulması için kapsamlı bir operasyon başlatıldı.
Kastamonu Emniyet Müdürlüğü, firari hükümlüyü yakalamak için özel bir ekip kurdu. Ekibin, F.E.'nin son birkaç ay içinde sürekli olarak gittiği yerleri belirlemesiyle birlikte operasyon için gerekli planlamalar hızlı bir şekilde tamamlandı. Yapılan saha çalışmaları sonucunda, 37 yıl boyunca tüm izlerini kaybettiren F.E., sonunda Kastamonu’nun merkeze bağlı bir mahallede yakalandı.
Operasyon esnasında, F.E., kendisini bir vatandaşa benzeterek kalabalık bir ortamda bulunmaya çalışıyor, polisten uzak durmaya özen gösteriyordu. Ancak, emniyet güçlerinin dikkatli planlaması ve müdahale süresi sayesinde, şahıs yakalanarak gözaltına alındı. Bu durum, hem Kastamonu emniyetine hem de vatandaşa güven duygusunu tazeleme fırsatı sundu.
F.E.’nin yakalanması, yalnızca bireysel bir başarının ötesinde, Türkiye’de uzun süre firarda kalan suçluların da adaletle yüzleşmesi adına önemli bir kilometre taşı oldu. İnsanlarda meydana getirdiği güven duygusu ve sağlam kolluk kuvvetleri imajı sayesinde, bu tür olayların önlenmesine yönelik çalışmaların artacağı öngörülüyor. Emniyet müdürlüğünden yapılan açıklamada ise, halkın güvenliğini sağlamak için gerekli tüm adımların atılacağı vurgulandı. Bu tür dolandırıcılıklara ve diğer suçlara karşı, vatandaşların duyarlı olmaları gerektiği de aktarıldı.
Kastamonu halkı, bu süreci ilgiyle takip ederken, olayın ardından birçok sosyal medya platformunda bu durum hakkında konuşmalar başladı. Kullanıcılar, F.E.’nin 37 yıl boyunca nasıl bu kadar uzun süre saklanabildiğini sorgularken, emniyet güçlerine duygularını da dile getirdi. İlgili yorumlar arasında “Adalet geç de olsa yerini buldu” gibi ifadeler öne çıktı. Bu durum, toplumda adalet arayışının sürekliliğini ve umutlarını yeniden etkiledi.
Sonuç olarak, Kastamonu'da gerçekleştirilen bu operasyon, vatandaşların güvenlik içgüdüsünü pekiştirdiği gibi, adaletin her durumda sağlanacağına dair umudunu da yeniden canlandırdı. Emniyet güçlerinin özverili çalışmaları ve uzun süreli takibi, sadece bir faili yakalamakla kalmadı, aynı zamanda halkın adalet duygusunu da tazeledi. Şimdi gözler, F.E.'nin yargılama sürecine çevrilmiş durumda; toplum, adaletin tecelli edeceği günleri merakla bekliyor.